Admin
Hükümdar

- 6 Kas 2010
- 2,500 Puanı
- 13,714 Mesaj
- /System32
Galatasaray'ın yeni transferi Emre Akbaba, 2000 yılında oynanan Süper Kupa finalinde;
Mario Jardel'in Real Madrid'e attığı golün ardından ağladığını açıkladı.
Galatasaray'ın yeni transferi Emre Akbaba, Galatasaray Dergisi’ne konuştu.
İşte Emre Akbaba'nın sözleri:
Futbola başlangıç
"Ben kendimi bildim bileli, çocukluğumdan bu yana futbolu çok seviyorum, hastasıyım.
Her zaman sokakta olsun, okulda olsun her yerde futbol oynadım ve en sevdiğim aktivite futboldu.
Sokaklarda başladım ama 7 yaşındayken arkadaşlarım kulüplere gitmeye başladılar ve beni de davet ettiler. Onlarla beraber daha sonra kulübe gitmeye başladım.
Fransa’da birkaç kulüp beni denemeye çağırmıştı. 13-14 yaşındaydım galiba Le Havre’ye gitmiştim. Oradayken “senin boyun çok kısa, gelişmelisin” demişlerdi.
Daha sonra 17-18 yaşında Fransa ikinci liginde profesyonel değil amatör olarak oynamaya başladım. Amatör bir kulüpteydim. Fransa’da altyapı takımları liglerde oynayabiliyor.
Ben de Fransa ikinci liginde profesyonel olmadığım halde forma giymeye başladım. Daha sonra birkaç kulüpten teklif geldi. Denenmeye çağrıldım ama tercih edilmedim.
Aslında o dönemde Fransa’da profesyonel bir takıma denenmeye gitmek bile ister istemez iyi bir oyuncu olduğunuzu size hissettirir.
Bu şekilde olunca pes etmiyorsunuz ve hedeflerinizi yükseltmeye başlıyorsunuz. Evet, tercih edilememek hayal kırıklığı olabilir ama çağrılmak aynı zamanda umut verdi.
Mario Jardel'in Real Madrid'e attığı golün ardından ağladığını açıkladı.

Galatasaray'ın yeni transferi Emre Akbaba, Galatasaray Dergisi’ne konuştu.
İşte Emre Akbaba'nın sözleri:
Futbola başlangıç
"Ben kendimi bildim bileli, çocukluğumdan bu yana futbolu çok seviyorum, hastasıyım.
Her zaman sokakta olsun, okulda olsun her yerde futbol oynadım ve en sevdiğim aktivite futboldu.
Sokaklarda başladım ama 7 yaşındayken arkadaşlarım kulüplere gitmeye başladılar ve beni de davet ettiler. Onlarla beraber daha sonra kulübe gitmeye başladım.
Fransa’da birkaç kulüp beni denemeye çağırmıştı. 13-14 yaşındaydım galiba Le Havre’ye gitmiştim. Oradayken “senin boyun çok kısa, gelişmelisin” demişlerdi.
Daha sonra 17-18 yaşında Fransa ikinci liginde profesyonel değil amatör olarak oynamaya başladım. Amatör bir kulüpteydim. Fransa’da altyapı takımları liglerde oynayabiliyor.
Ben de Fransa ikinci liginde profesyonel olmadığım halde forma giymeye başladım. Daha sonra birkaç kulüpten teklif geldi. Denenmeye çağrıldım ama tercih edilmedim.
Aslında o dönemde Fransa’da profesyonel bir takıma denenmeye gitmek bile ister istemez iyi bir oyuncu olduğunuzu size hissettirir.
Bu şekilde olunca pes etmiyorsunuz ve hedeflerinizi yükseltmeye başlıyorsunuz. Evet, tercih edilememek hayal kırıklığı olabilir ama çağrılmak aynı zamanda umut verdi.